Sayfalar

31 Ekim 2012 Çarşamba

asker


20 yaşında mıydı?

O da mı küçüktü.

Elleri iş tutarken silah mı tutmaya başladılar?

Küçüktü ama artık büyüdüğünün farkında olmalıydı.

Vatanının sorumluluğunu alacak kadar büyük…

O güzel anaların onları dualarla güle oynaya gönderdikleri o gün gelir…

İçleri kan ağlayan “analar”…

Ne zordur, doğur – büyüt –okut – gönder!

O kutsal göreve gönder.

Şimdikiler pek gitmek istemezler.

Ya bildiklerinden, ya da bilmediklerinden yahut duyduklarından…

Askeriye bitti dediler, sanırım gerçekten bitti…

Eskiden şehit haberi haftada ya da ayda bir duyulurdu.

Artık her gün duyuyoruz.

Askeriye temizlendi diyorsunuz ya.

Askeriye gerçekten temizlenmiş. Kimse kalmamış. Baksanıza kurtaracak adam yok.

Şehit haberlerini doğuda duyardık şimdi batı da duyar olduk.

Hayrola?

Bu kadar mı az teknolojiye sahibiz?

Bu kadar mı az askerimiz var?

Bu kadar mı güçsüzüz?

Neyiz biri söylesin içimizdeki bizi?

Ne olduk böyle? Ya da ne olacağız bu gidişle?

Mary

05.09.2012      23,16

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder